ŞİİR 1894
Kelime (K)ayıpları – Josef Hasek Kılçıksız
Nicedir bu tenha susuş Yarın komşular gelir, dolar odalar Kıvrıla büzüle değişir yalanın kabuğu Bir bakarsınız gün eski gün olur Tavan batar kaburgalarınıza, ayna kırıkları Bucaksızlığa koşar suskun yaban atları zamanın Başkasının bozkırına girersiniz. Bakışı soyarsanız Sarılmalar, vedalar çıkar günışığına Orada erken soğuyan yaz akşamları Kırık dökük armağanları zamanın. Narin bir şakayık uzatır rüzgâr Nardan […]
Rüya – Arzu Seloğlu
Suretten sirete yol alırken, Mavi bir ayna gösterdi O’nu bana. Oysa gören gözüm mühürlü, Oysa rüyada meşkte idi âlem… Tabanımı yoklayan toprak işgalde, Güneş kızıl taçlı bir suretteydi. Selam ettim yuvama, Vuslat özlemi, turnaların kanatlarındaydı. -“Parsel parsel eylemişler dünyayı”- Arzu Seloğlu
Hal Tercümesi – Salih Sezen
Dilek taşıyım yazısız Bir kalp çizin üstüme İsimsiz.. Kardan adamım Sesimden tanırsınız rengimi Kelimesiz Yüz delikli yol tabelasıyım Rüzgarlı havalar azdırır kurşun deliklerimi Acımasız Soruşturmada sanığım Dosyamdaki büyük yalnızlık ele verdi beni Sabıkasız Deniz sarhoşuyum Denizsiz balıkçılara şarkı ısmarlarım Şarapsız Köpüklü toprağım Doğum izi sanılır direk saplanan yerlerim Tırmıksız..
Şah-ı Nokta – Hüseyin Rahşani Arslan
1 Kendimden kendime devr-i devranım Noktada süzüldüm noktaya doğru Bir ulu şehirde seyr-i seyranım Noktada yazıldım noktaya doğru 2 Görüldüm aşikâr bab-ı mahali Kuruldum aşkımla gaybi kün hali Kırkların ceminde üzüm misali Noktada ezildim noktaya doğru 3 Özüme bağlıdır varlık ağacım Her zerre içinde gönl-ü sertacım Canıma canandır ruh-u Hallac’ım Noktada çözüldüm noktaya doğru 4 […]
Buğu – Meltem Gikas
Bir sayı düşünün yirmi olsun. Uyuyan bedenin hafifliğinde Şehrin yeraltı buğuları Sarsın bedenini Hafifletsin üşümüşsün Rüyadasın belki Uğurlu sayım olsun diyorsun yirmi.. Sayamam ki ısınamam ki Açım, Açlığımı hissetmemek için uyuyorum Isınıyorum sevgin karanlığındaki Buğulardan.. Belki sis olmuştur melekler Üzerimi örtüyorlar Boş ver sayın yirmi olsa ne olur İnsanlık yirmi kerede canlansa Yirmi kerede ölse […]
Kaybolduğum Aşk Dizeleri – Samet AYNACI
Kaybettiğin elleri tutmak istersin yeniden Unutmaya hapsettiğini sanırsın döktüğün gözyaşlarıyla sevdiğini Zihnim kurtulamadığında düşünmekten seni Kaybolur muyum gözlerinin rengini verdiğin gökyüzünde yeniden? Aşkımız bir masaldı dinmeyen Ahenkle düşen karların beyazlığına bürünen Soluduğum roman sayfalarında seni hissettikçe En şanslı kahramanıyım o romanın ufku genişledikçe genişleyen Samet AYNACI
Ayna – Volkan Bağçeci
Susuzdu dalları, yaprakları kuru, Yağmur dilenirdi çiçek, Ölümü hissetmek bu değildi, Sadaka damlaları dökerken tanrı, Duymuşmuydu ki sesini, Tekrar canlanmaya başladığını hissetti çiçek Evet tanrı olmalıydı bu güç, başkasına ait olamazdı, Canlandıkça başını göğe kaldırdı, Ne bir damla yağıyordu, ne bir bulut yoktu gökyüzünde Şaşırdı, Bu nasıl olabilirdi? Kökleri ıslaktı, dalları, yaprakları! Sonra birden düşündü, […]
Zıkkımın Şiiri – Salih Sezen
Kılçıksız bir havada tanımıştım seni Vakitlerden zıkkımın yarısı Esrarlı yumurta kokardı geceler Egzostan kansere yakalanmamıştık Anti-Amerikan gençlerden kurulu halaylar çekerdik yurtsever mahalle edebiyle yetişen kamburu çıkmış evlerimize hiç küsmezdik Ozanlık şuuru bileklerimizde jilet kesiği Affa uğramıştık kırk yerimizden Doksan kere yerimizden sanki edilmemiştik Mavi Tuna kahvesinin sağına alınca Görecektiniz bizim mahleyi Sefalet Sarayına boş gelmeyiniz […]
Diyelim ki… – Ali Naki Dedeoğlu
Diyelim ki..Bi yürek tuvalinde fırçan dolanıyor..Ne varsa eğreti duran silip geçiyor, renklerin..Mevsim sende ki bahar, yağmur çiseliyor..Ve toprağa basıyor ayakların.. rengarenk bi çiçek tarlasında.. Diyelim ki;Şafağındasın günün..düş senden yana..Seyrinde masmavi bi göl.. kıyısında martılar..Değirmen damında bi leylek yuvası..Patikanın iki yanında laleler.. Diyelim ki;Zamansızsın.. sırlar ayan beyan…Dün, yarın unutulmuş evel ki gün..Kelebekler yazgılanmış ömrünü çoktan geçiyor […]
Turab -Mehmet Özgür Ersan
Sol yanımı karartmadım hiç Kalbim Canım Hak evim Ezberlenmiş gerçeklerin Kölesi olmadım hiç Yaşamadan hiç bir Gerçeği söylemedim Fakirim evet fakir Fakrımı bilmek tek derdim Fakirlik etten ekmekten Yelekten gömlekten Mahrum olmak değil Fakr acizliğini bilmek Hayatın gerçeği karşında Rüzgarda yaprak Deryada damla kadar Hiç olduğunu bilmektir Tüneği olmadım kimsenin Tünemedim hiç bir dalada Özgür […]
Hoşça Kal – Yelda Karataş
Göz yaşınla başlamak istemiyorum söze. bir bardağın kırılışını izlemeye katlandıysan ağla. cam kırıkları herkesin dilinde. intiharın imgesi kırılmış çoktan. gitmesi cebinde hazır bir avuç misketle gelmedim kapına. diz kapaklarım üşümüştü sadece kardan ve hayattan. Göz bebeklerin aç. kendinden kaçmanın her dili aşk haklısın dur denir mi giden geceye. sabah gücenir. Göğe yıldız çakmak her kuşun […]
Erenlerin ulu katarına varayım – Ayhan Aydın
Düştüm aşılmaz denen karlı dağlara Yollarımı dost hasreti bağlar mı? Yana yana hicranımı döküp ağlasam Yar gelip yanıma yaremi bağlar mı? Bir yaralı ceylan oldum koşar dururum Feryat figan edip ilden ile konarım Dönüp dönüp ben kaderime ağlarım Mihman dost olan yaremi bağlar mı? Yana yana kül olmadan öleyim Erenlerin ulu katarına varayım Ben de […]
Marifet – Safa Berber
Süpürsün kederimizi rüzgar Ve uçuşsun etrafa simit parçaları Coşsun bu yaramaz çocuk, sinirlensin Kuvvetlensin bu rüzgar, tekrar ve tekrar Kapsın ağızlarıyla serçe yavruları.. Aç kalsın alçak güvercinler ve dostları Düşsün keçiboynuzları ağaçlardan İnsanların kafalarına bir bir Ve ağlasın bir bebek ta uzaklardan Duyulsun ezan ve camilerde tekbir Kaybolur mu dersin bu adi çapsızlardan Kibir.. Yada […]
Son Yorumlar