ŞİİR 1894
NERGIS KOKULU DAĞLAR – Hikmet Güzelkokar
Toplayacağım dünyanın bütün kurşunlarını Bir bir doldurup kalemlere Yangın yerlerini göreceksiniz o zaman Sönmek için sarılacaklar Henüz yazılmamış kelimelere Palletler durup mavzerler susacak Miğferlerde hangi çiçeği eksem Üstünde rengarenk kelebekler uçuşacak Mataralardaki suyu karıncalar bölüşecek Yıkılacak duvarları mapushanelerin Avlusunda ebe gümeci. şakayık, kızıl gonca bitecek Çürüyecek dağlarında eşkıya Yaylalar yeniden Buram buram nergis kokacak
SİSLERE SARILDI ÇOCUK – Zeynel KÜRKÇÜ
Çocuk çıkıp geliyor Yedi tepeli şehre çöken Sisin içinden. Bir elinde gaz lambası Bir elinde değnek Sanırsın peygamber asası. Bir masaldan geliyorum Diyor çocuk. Şehirdeki geniş caddeden Caddenin dar sokağından Dar sokağın köhne evinden Evin Pamuk Teyzesinin anlattığı Peri masalından. Çapraz atılmış ahşap Kasnakları vardı evin. Sarmaşık sarılı duvarında Kırmızıya çalan, […]
KARANLIKLA DANS – Emine Düzenli
Yeşil ceketli bir çocuk Gözleri mavi, Dudakları hafif soluk Bir şarkı mırıldanıyor. Kendi sokaklarında Yavaş yavaş yürüdüğü yolda Bir korku sarıyor etrafını, Sessiz bir çığlık Sonra dans etmeye başlıyor karanlıkla.
Davetiye -FATİH MEHMET ŞAHİN
Bağırsam, duyacaksın belki Ama susuyorum Çünkü bağırmamdan evvel Duyacaktın beni Hissedecektin İçimdeki koru, alevi Şimdi bağırmam Kifayetsiz bırakır susmamı Onun için susuyorum Ve seni anlamaya davet ediyorum!..
“Sen ve ben”* – Ayda Majid Abadi çeviri:Turgut Say
dudaklarımızın buluştuğu anda kalbini içime çekmek isterim ve sabaha kadar ne sen yarının gecikmiş taksitlerini düşün ne de ben dünün öne çıkmış borçlarını ben sende çoğalayım sen aynalarda! Akordunu yap ellerinin hazırla onları, tarihin en acımasız dansına! Bu şiir İranlı genç şaiir AydaMajid Abadi’nin “Ütü tutmaz kelebekler” kitabundan alınmıştı Bu […]
HÜZÜN GÜNÜ- YAHYA ÇERKEZ
Hüzün dolanır bahçemde kırlangıçlar gibi, Can alınıp can verilirdi türlü sevdalarda… Takvimler “hüzün günü” derlerdi bugüne, Kuşlar hüzün ülkesinden solardı havayı… Bir garip sızı olurdu insan kederi yalnızlar çarşısında. Her şeye muktedir olsa isyanlı gözyaşlarım, Bir gül gibi biter türlü dertlerimin yamacında… Gönlünden özge gönül tanımaz gönlüm, Bende saklıdır gözyaşlarım, dertlerim… […]
İşte buradayız – Turgay ŞAHİN
Pencerenin ağzında bir güvercin Kanadında kederli bir akşam İhtiyar bir yalnızlık Konuşacaksın Susacaksın Diyor; Çünkü biliyorsun Nasıl severdi karanfil seni Senin eşsiz doğuşunu Kışa inat boy verişini Nasıl bakardı bir bilsen Bu garip İnatçı kuşlar Nasıl gözlerdi bir bilsen Göğsümün üstünde süzülüşünü Ve inanlar gitmedi Daha yola düşmediler henüz. […]
Hercai – Hilal Barbay
Sana baktıkça evimdeyim Göz göze geldikçe alevler içinde Ayrı kalınca cehennem Şimdi o kadar uzağız ki Rüyalarımı bile süslemiyorsun Olmayışına şiirler yazdırıyorsun Olmuşcasına Aklıma kirpiğinin yanağına düşüşü geliyor İşte ondan sonrası meçhul Kirpik hala orada El ele tutuşmuyoruz Ellerin cebinde sanki bir sır saklıyor Köşeyi dönüyorsun Ben geride Hala aynı yerden izliyorum seni
Bornova -Kubilay Örgün
Bir kuş uyandı sabahtan, Yorgun argın. Sokağa atıldı. Kapı önündeki ekmekten aldı. İlerde Hasan Usta, Dükkanı suladı. O indirmeye gidince kepengi, Ardından atladı. Yanık asfalttan tat soğuğu. Biraz sonra güneş açtı. Yandı başı. Uzun çınara sığındı. Küçük evin çatısına çattı. Yumurtalarını sakındı. Yoldan geçen Efe Hüseyin, Dönüp bir ara baktı. Gülümseyip; seyre daldı. […]
Bugün Bir Şiir Yazmayacağım Yine – Mehmet Faruk Habiboğlu
Bugün bir şiir yazmayacağım yine Ötelere mütebessim bakmayacağım. Ey kalbim mutlu olmak senin neyine Boş verip hiçbir şeyi kafama takmayacağım. Bugün bir şiir yazmayacağım yine Kapanıp içime sokaklara çıkmayacağım Pencerenin önüne, kapıların eşiğine Hüznümü kederimi artık yıkmayacağım. Bugün bir şiir yazmayacağım yine Mısraları üst üste yığmayacağım Çıkıp bulut misali ta gökyüzüne Yağmur olup bir daha yağmayacağım. […]
SAHİLDE, THÉOPHİLE GAUTİER, ÇEV. SUNAR YAZICIOĞLU
Ay, dikkatsiz ellerinden Düşürür, göğün üstünden, Pullarla işlenmiş büyük yelpazesini Denizin mavi halısının üstüne Onu almak için eğilir, gümüşe benzeyen Güzel kolunu uzatır ; Ama yelpaze kaçar, beyaz elinden Geçmekte olan öfkeli bir dalganın yüzünden. Onu tekrar vermek için sana, Pekala kendimi atarım, hırçın girdaba, Eğer gökten inmek istersen sen, Ve göğe çıkabilirsem eğer ben. […]
İsimsiz- Sinem Can
Bugün ismini bahşettiği evren bana Dilimde hep isimsiz olarak kalacak adın ama Yüreğimde tekrarlayacağım ismini Belki yıllar sonra Bir mektup gelir benden sana Yada yıllar sonra Ararım adını bir sayfa da Belki karşına çıkarım Çıkmaz bir sokakta Seni gördüğüm o anda Güneşe koşacağım buz tutmuş yüreğinle Çalar saat deliye dönmüş gibi Çalacak beynimin içinde Ve […]
ÜRPERÎŞ – ikram güneş
Tüm kentler, Tüm yollar, Uğultulu vede sisli… Kurulur mahkemeler, Verilir fermanlar sorgusuz vede sualsiz. Üşür tenim, Haykırır dizelerim. Hükmünü yitirir vefa. Baş uzatır fermandarlar. Ve ölüm kokar. Ve ölüm kusar tüm vicdansızlar…! Kudurur denizler, Azar dalgalar, Sığınacak liman arar, O esmer, O kumral tüm çocuklar… Çevirir dört yanımı(zı) iğrenç mahlukatlar. Prangalar vurulur beyinlere. Esir alınır […]
Son Yorumlar