25 Eylül 2015
Sabah yeni kalkan Alina, beline kadar uzanan sarı saçlarının kabarıklığından rahatsız olmuş olacak ki saçını tarama gereği duymuştu. Beline kadar uzanan dalgalı sarı saçları ela renkli gözleriyle uyum içindeydi ancak bir değişiklik yapmak istemiş olacak ki bugün saçlarını kıvırcık yapmaya karar vermişti. Saçlarını yaptıktan sonra aynadan görünüşünü baktı. Gayet güzel ve hoş bir görünümü vardı, yüzünde hafif bir gülümseme oluştu. Anlaşılan o ki kıvırcık saçlı halini beğenmişti hatta belki iki gün boyunca böyle gezecekti. Yüzünde sivilceler çıkmasından rahatsız olduğundan çok makyaj yapmayı sevmezdi ancak dudağındaki kuruluktan rahatsız olması sebebiyle hafif bir nemlendirici sürdü. Ela gözlerinin parlaklığı ona tatlı bir hava katıyordu. En azından arkadaşları bu şekilde söylüyordu. Birazdan kızlarla bulaşacak olmasından dolayı dışarı çıkmak için hazırlanıyordu. Dolabından rastgele bir elbise seçti. Mavi, dizinin birazcık üstünde biten elbisesini giydi. Üstüne kot bir ceket aldı ve evden dışarı çıktı. Daha doğrusu çıkmaya çalıştı. Kedisi Ekmek’in o kapıdan çıkarken attığı bebek bakışları Alina’nın evden çıkmasını zorlaştırıyordu. Kedisine evden çıkmadan önce iyice tembihledi. Evi dağıtmaması gerektiğini biliyordu Ekmek ancak bazen bu kuralları çiğneyebiliyordu. O yüzden sevgili Ekmek’e bu kuralları hatırlatmakta fayda vardı. Arkadaşlarıyla buluşacağı mekana gitmek için toplu taşıma kullanacaktı. Durağa vardığında çok beklemeden otobüsü gelmişti. Otobüse bindi ve kızları aradı. Arkadaşlarından Mina, Açelya Kafe’ye varmıştı. Alina ve Toprak onlar kafeye vardıktan 15 dakika sonra kafeye gelmişlerdi. Yaklaşık olarak üç saat kafede oturdular, konuştular. Ardından kafenin yanındaki mağazaları gezmek için kafeden çıktılar. Mağazaları gezdiler. Saat 20.00 ‘de herkes evine gitmek için ayrıldı. Alina durağa yürüdü. Durakta yarım saat kadar bekledikten sonra gelen otobüse bindi. Ekmek acaba evi dağıtmış mı diye düşünürken yanına bir adam oturdu. Alina yanına birinin oturması ile oturduğu yerde hafifçe toparlandı. Eve varana kadar kulaklığını takıp müzik dinledi. Durağa yaklaşınca yanında oturan adamdan izin isteyip ayağa kalktı. Adam onunla beraber ayağa kalktı. Alina durakta inince adam da onun ile birlikte indi. Alina korksa da bunu belli etmiyordu. Adam Alina’nın arkasından onu takip ediyordu. Alina evine yaklaştığında biraz rahatlamıştı ancak adam hâlâ onu takip ediyordu…
26 Eylül 2015
Sabah haberleri ve interneti çalkalayan bir haber vardı:
Korkunç Cinayet
Dün gece saat 22.30 sularında öldüğü tahmin edilen kızın cesedi bugün sabah erken saatlerde alınan bir ihbar üzerine tespit edildi. Cesedi çöpün arkasına saklanmış olan kadının bedeni tahribata uğramış, bıçaklanarak öldüğü tespit edildi. Kadının tek suçu gece geç saatte dışarıda olmaktı. Tabi bu suç sayılırsa. Buradan ülkem için ölürüm diyen kadınlara sesleniyorum:
Ölürüm demenize gerek yok ölüyoruz zaten.
Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisi olarak öyküsü için Hacı Sabancı Anadolu Lisesi Yaratıcı Yazarlık Kulübü Öğrencilerinden 9F Sınıfı Elif Ecrin YILDIZ‘a teşekkür ederiz.
