bir kenara bırakarak yürüdüm
ne kaldıysa dünden
başına buyruk bir rüzgâr yokluyor şimdi
ötelere taşıdığım gövdemi
bir zamanlar… hayır bir zamanlar yoktu
her şey kalın bir tortuydu
giderek en derine çöken
gözlerimi kapatıp bulutları çağırdım
çocukken başımı yasladığım…
ilk söyleyişi bu ilk şölen
işte terk ettim evleri
soluksuz kalarak bir süre
dinledim acılı bir hayvan gibi
inildeyen zamanı
göğsümü yarıp tanrıya sordum
içimde kımıltısız yatan sancı
ve aklımı yakan bu yaşam
kimin oyunu
gülümsedi geniş yürekli tanrı
önce bir hiç üfledim canına çün dedi
yaşam kanatıyorsa alnını
ve göğün ışıltılı kalbi ısıtmıyorsa kanını
zamanı sayıklamaktan bitkin düştünse
ve göç sanıyorsan ömrü
orman içleri gibi nemli bir hüzünle
anımsıyorsan adını ve çocukluğunu…
EHRİMEN’LE GECE KONUŞMALARI, şiir, Cevahir Bedel, Yasakmeyve, 2015
Bir cevap yazın