ben yazmacı ustasıydım niksarda
pencere kenarlarında
hürriyet desenli ayrılık oyaları çekerdim
elvan bakışlı aşklara.
desenler çizerdim hayalimde
kirazlı desenler,
sevda dolu akşamlara
kamyon kavunları
külebi şiirleriyle
geçerdi yalnızlığımızdan
pınarlarından kana kana sular içtim
türkülerinle uyandım ulu sularından geçtim
mekteplerinde öğrendim külebiyi
duman kaplamış dağlarını
gönderilmemiş mektuplar
gizliden incinmiş kalbim
ne kalmış geriye
çiçek desenli yazmacılar hanından
ah tokat alından yüreğime çektiğim
sevdalıklar
ayrılıklar
elvan baskı yazma göndermiş yar
ıhlamur kokulu yollardan
ala bulanmış gelincik tarlaları
kuşların ağzına sevda olmuşuz
çocukların dilinde kuş kanatlı bir masal
muştulanmış kelebeğin ömrüne vuslat
salkım saçak baharlarında
aşka son davet
davet badem çiçekleri
içimde akan deli nehirim
rüzgarın kırdığı son dalımsın sen
tokat kirazlısı yazmalar göndermiş yar
deli çiçekler
uykusuz geceler
yıkadım gönlümün türkülerini
avazlarla
yeşilırmakta
geniş kanatlı sevilerin görkemiyle erken çiçeklenmiş badem ağacı
çırpınıyor içimin göç kuşları
mamu dağı geçit veriyor gözlerine
akbelen yaylasında meleşiyor kuzular
kırmış hırçın rüzgarlar çoktan dallarımızı
ben sana geç kalmışım
tükenmek bilmeyen bir hasret takvim yapraklarında
geç kalmışım menekşe mavisi çocuklarına şekerler almaya
silinmiş eyvandan ayak izin
münakkaş bakışlı yar
kalem işi ayrılık desenleri işlemiş
kuşların ağıtlı defterine
nicedir kırık bendeki kumruların kanadı
tokat alından ayrılık oyaları çekiyorum
pencere kenarlarında
o
eski
yarelere
Bir cevap yazın