Gündüzün gecenin koynuna girdiği
Dolunayın sularda ıslandığı vakit
Mistik yalnızlığının işveli göz kırpışına
Göç libaslarını kuşandın.
Sesinde sakladığın ismin
Susmalar kozasında,
Usulca kendi vahşetini kanıksıyorsun şimdi.
Şüphe ejderhalarının döllediği yeşil bulutlarda ayak izlerin!
Kokusunu geri isteyen nergise
Kanlı vahiyler indirirken,
Tenimde ellerin soluyor…
Korkuyorsun.
Kirpiklerinde hırs tuzları
İçimdeki Meryem aşka gebe
Ve
Korkuyorsun
Yinelenen horlanmalardan…
Gözlerimi açtığımda
Sadece izi kalan yarada
Dürüst bir piç olmaktan!
Bir cevap yazın