incecik salınırdı yürürken,
babası çok kızardı yürüyüşüne
sokakta yan yana hiç yürümediler
Guarani çalardı
Arami söylerdi
babası anlamazdı, çok kızardı
hiç beraber söylemediler.
ışıklar sığmazdı odasına
alıştı, bir daha korkmadı
babasına da alıştı buluğdan sonra
alay da etti
ağladı da can acısından
ama hiç küsmediler
küslüklerini hiç bilmediler.
babası öldüğünde çok ağladı
yas etmedi
ama çok ağladı.
eşyasından üstüne uyanı ayırdı,
gerisini kaldırdı attı.
bir Arami ağıt tuttu incecik
kendine kızdı, hiç anlamadı.
Bir cevap yazın