Kuşların sözü vardı.
Çiçekler getireceklerdi çocukluğumdan bana.
Ihlamur, karanfil, yasemin kokuları
Saracaktı her yanı
Gökyüzü,
Annem kokacaktı…
Yağmurun ıslattığı soğuk toprakta
Bekledim martıları.
Umarsızca çırpındım.
Toprağın ağırlığından kurtulup
Gün ışığına çıkmak isteyen
Bataklık kuşu gibi…
Yüreğim ezildi acımın ağırlığınca.
Yalazlanan mumlar
Uçuşan tüller ve hüznün gölgesi…
Tersine çevirdiğim ayna
Asılı duvarda şimdi.
Bir yaprak daha düştü akasyadan
Sayamadım kaç bahar geçti
Yaşanmayan günler de ömre dahil mi?
Şarkılar sustu kuşlar gidince.
Şarkılar dilsiz…
Çocukluğumun sandığında kilitli kaldı
Gökten düşen elmalar
Geçmiş,
Köhne bir tabut
Hiç yaşanmamış gibi…
Masal bitti artık
Kuşlar evine dönsün.
Affettim kanayan yaramın failini
Ölüme yazgılı mahkumun,
Herkesi affetmesi gibi..
Bir cevap yazın