Beyaza büründü şimdiden,
karşıdaki o dağ , yamaçlar ,
kıvrım kıvrım bükülen yollar ,
şu engebelik, tümsek ve çukurlar…
Üstleri hep usulca örtüldü ,
bir beyaz çarşafın ,
insafına terk edildi .
Sessizlik ,
şimdi dört yakada bir ıssızlık ,
çayırlar, ovalar ,
kaval yankısından yoksun o tepeler ,
ve çıngıraklardan ve çanlardan ,
semirmiş iri gövdelerden ,
bir içli , sonra yanık bir türküden ,
yoksun .
Ardından yoksunluk ,
tüten bacasıyla bir ev ,
pencerede ben …
Ve küçücük bir çıt kuşu ,
göğsü kınalı , sen gibi …
19 . 05 . 2017
Bir cevap yazın